Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), insan haklarını toplumun birlikte yaşama iradesinin temeli ve demokrasinin en güçlü güvencesi olarak gördüklerini belirterek, onurlu yaşam, eşit yurttaşlık ve özgürlüğün herkesin hakkı olduğunu vurguladı. Parti, Kıbrıs’ın kuzeyinde temel hakların sistematik olarak ihlal edildiğini, uluslararası raporlar ve yerel gözlemlerle de bunun açıkça ortaya konduğunu ifade etti.
CTP açıklamasında, kamusal sağlık sistemindeki erozyon ve devlet hastanelerinin yetersiz altyapıları nedeniyle yaşam hakkının tehdit altında olduğu kaydedildi. Girne ve Güzelyurt hastanelerinin yıllardır tamamlanamaması, yurttaşın sağlığa erişimini zorlaştırarak sağlık hakkının ihlaline yol açtığı belirtildi.
Eğitimde eşitliğin bozulduğu ve çocukların ailelerinin ekonomik koşullarına göre ayrıştığı ifade edilen açıklamada, okulların fiziki eksiklikleri ve özel gereksinimli bireylere yönelik destek mekanizmalarının yetersizliği, yaşam hakkı ve fırsat eşitliğini zedelediği dile getirildi.
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin gerilediği, kadına yönelik şiddet, çocuk ihmal ve istismarı karşısında devletin koruyucu mekanizmalarını işletmediği vurgulandı. Küçük yaşta suça sürüklenen çocuk sayısındaki artış, sosyal devletin görevini yerine getirmediğinin göstergesi olarak aktarıldı.
Basın özgürlüğünün fiili baskılar ve yargısal tehditlerle daraltıldığına dikkat çekilen açıklamada, gazetecilerin yazdıkları nedeniyle dava edildiği, polis soruşturmalarına maruz bırakıldığı ve kişi güvenliğinin ihlal edildiği belirtildi.
Açıklamada ayrıca insan kaçakçılığı, insan ticareti ve özel sektörde düşük ücret, kayıt dışı çalışma koşulları nedeniyle emekçilerin açlık sınırında yaşamaya zorlandığına dikkat çekildi. Yoksullaşmanın toplumun her kesimini etkileyen yapısal bir krize dönüştüğü, temel ihtiyaçlara erişimin geniş kesimler için mücadele hâline geldiği ifade edildi.
Çevresel tahribatın yaşam hakkını tehdit eder boyuta ulaştığı belirtilen açıklamada, dere yataklarının taşması, altyapı eksikliği, felaket görüntüleri ve kontrolsüz inşaat politikalarının toplumun geleceğini tehdit ettiği kaydedildi. Barınma hakkının giderek yok olduğu, fahiş kira artışları ve konut politikalarının yurttaşları güvencesiz bıraktığı vurgulandı.
Trafik güvenliğinin sağlanamadığı ve ölümlü kazaların toplumsal güvenliğin çöküşünü gösterdiği belirtilen açıklamada, CTP’nin hak odaklı bir ülke yönetiminin mümkün ve zorunlu olduğuna inandığı ifade edildi. Parti, insanların özgürce, güvende, sağlıklı ve onurlu yaşayacağı demokratik bir düzeni kurma kararlılığını yineledi.
CTP, geleceğin insan onurunun korunduğu, sağlık ve eğitim hizmetlerinin eşit ulaştırıldığı, çevrenin ve yaşam alanlarının korunduğu, yolsuzluğun değil adaletin hüküm sürdüğü bir toplumsal düzenle mümkün olacağını vurguladı ve bu düzeni kurma kararlılığını kamuoyuna duyurdu.






