Hükûmet Sözcüsü Konstantinos Letymbiotis, Kıbrıs Türk Toplumu lideri Ersin Tatar’dan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri ile görüşmesinden sadece birkaç saat önce beklenebilecek şeyin, müzakerelerin yeniden başlatılması konusunda olumlu bir tutum olacağına, Tatar’ın Daily Telegraph'a verdiği demecindeki açıklamalarının ise yararlı olmadığına, “ortak vatanın geleceğini” yansıtmadığına dikkat çekti.
Letymbiotis cuma günü Tatar’ın açıklamalarıyla ilgili olarak Kıbrıs Haber Ajansına (KHA) verdiği demeçte, Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides'in, müzakerelerin yeniden başlaması ve Kıbrıs sorununa nihai bir çözüm bulunması için BM Genel Sekreteri ve Kişisel Temsilcisi ile iş birliği içinde mümkün olan her türlü çabayı göstermeye devam edeceğini kaydetti.
KHA'nın, Tatar’ın British Daily Telegraph'a verdiği demeçle ilgili yorum yapması istenen Hükûmet Sözcüsü, Kıbrıs Türk Toplumu liderinden BM Genel Sekreteri ile görüşmesine yalnızca birkaç saat kala müzakerelerin yeniden başlatılmasına yönelik bir tutum beklediklerini söyledi.
Letymbiotis, Tatar'ın cuma günü Guterres'le görüşmesinde, olumlu katkı sağlamayan ve ortak vatanın sakinlerinin bir arada, barış, güvenlik ve refah koşullarında yaşayacağı tek ülke olarak geleceğini yansıtmayan açıklamalar yapmak yerine tutumunun yapıcı olmasını ve Genel Sekreter'in müzakere masasına dönme çağrısını olumlu karşılamasını umduklarını ifade etti.
Hükûmet Sözcüsü, Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides’in ise müzakerelerin yeniden başlaması ve Kıbrıs sorununa nihai bir çözüm bulunması için BM Genel Sekreteri ve Kişisel Temsilcisi ile iş birliği içinde mümkün olan her türlü çabayı göstermeye devam edeceğini söylediğini hatırlattı.
Konstantinos Letymbiotis, “Kıbrıs'ın geleceğine, gelecek nesillerin geleceğini sağlayacak ve tüm Kıbrıslıların refahını güvence altına alacak, modern, yeniden birleşmiş bir Avrupa ülkesi olarak bakıyoruz” dedi.
Cuma günü New York'ta Antonio Guterres ile bir araya gelecek olan Tatar, Daily Telegraph'a verdiği demeçte, Türkiye'nin Kıbrıs'ta tek devletli çözümü kabul etmeyeceğini, “küçük bir alevlenmenin” Gazze ve Ukrayna benzeri bir çatışmayı tetikleyebileceğini ifade etmişti.
Tatar, adanın yeniden birleştirilmesine yönelik çözüm çabalarıyla ilgili olarak da bunun “zaman kaybı” olduğunu, tüm fırsatların tüketildiğini kaydetmişti.
